- Üniversiteler: 0
- Yurtlar: 0
Tarihten Doğaya, Gölden Lavantaya, Burdur Türkiye’nin güneybatısında yer alan Burdur, Akdeniz kıyı kesimi ile Anadolu’nun iç kesimlerini birbirine bağlayan yolların kavşak noktasında bulunuyor. Coğrafi yönden Göller Bölgesi’nin İncisi, zengin halk kültürü ve müziğiyle kültürel yönden Teke Yöresinin Başkenti olarak bilinir. Burdur, göller, mağaralar, tabiat, parklar, yaylalar gibi doğal güzellikler ile antik kentler, höyükler, kervansaraylar, konaklar ve camiler gibi tarihi ve kültürel değerleri buluşturan önemli bir konuma sahiptir. Burdur’un tarihi paleolitik çağlara kadar uzanır ve şehir bugünkü sınırları ile Isparta ve Antalya’yı içine alan antik Pisidia bölgesinde yer almıştır. Bölgenin en önemli antik kentlerinden olan ve UNESCO Geçici Miras Listesi’nde bulunan Sagalassos Antik Kenti ve Kibyra Antik Kenti, Burdur ziyaretinizde mutlaka gitmeniz gereken iki nokta. Höyücek, Hacılar ve Kuruçay Höyükleri, Kremna, Bubon, Balboura Antik Kentleri, Susuz Han, İncir Han, Ulu Cami, Bakibey Konağı, Taş Oda Konağı, Çelikbaşlar Evi, Mısırlılar Evi, Piribaşlar Evi, Doğa Tarihi Müzesi ve Türkiye’nin en zengin müzeleri arasında yer alan Burdur Arkeoloji Müzesi, Burdur’un çok çeşitli kültürel ve tarihi değerleri arasında yer alıyor. Türkiye’nin Maldivler’i olarak anılan, eşsiz turkuazın tonları ve beyaz kumsallarıyla dünyanın en göz kamaştırıcı göllerinden biri olan Salda Gölü ve Türkiye’de turizme açılan ilk mağara olan İnsuyu Mağarası, Burdur gezi rotasının en önemli doğal duraklarının başında gelir. Burdur, ziyaretçilerine ayrıca kış aylarında eşsiz göl manzarasıyla Salda Kayak Merkezi’nde kayak yapma imkânı da sunar. İlkbahar aylarında Lisinia gül bahçelerinde gülün, yaz aylarında ise Yeşilova ve Akçaköy lavanta vadilerinde lavantanın kokusunu burum buram içine çekebileceğiniz gibi gül ve lavantalar arasında kendinizi masallar diyarındaymış gibi hissedersiniz. Yaz aylarında birçok nadir kuş türüne ev sahipliği yapan Burdur, Yarışlı, Karataş ve Gölhisar Gölleri ile Yapraklı ve Karacaören Baraj Gölleri’nde, dağ, tepe, kanyon ve tabiat parklarında doğa sporları yapma potansiyeline sahiptir. Yaban hayvanlarının rehabilite edildiği Lisinia Doğa ise ahşaptan yapılmış ilginç yapılarıyla, lavanta ve aromatik bitki bahçeleriyle ziyaretçilerin hafızalarında unutulmaz izler bırakıyor.